Alman iç istihbaratı Almanya’nın iç güvenliğini hedef alan tehditlerdeki tırmanış konusunda uyardı. İçişleri Bakanı Faeser ise baskının yoğunlaştığına dikkat çekti, “Demokrasimizi aktif olarak savunmak zorundayız” dedi.Almanya’da iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) 2023 yılı raporunu bugün yayımlandı. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ve BfV Başkanı Thomas Haldenwang, başkent Berlin’de düzenledikleri basın toplantısında, raporda öne çıkan tehditlerle ilgili açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“Demokrasimizi aktif olarak savunmak zorundayız”
İçişleri Bakanı Faeser, Almanya’da demokrasinin güçlü olduğunu ancak aynı zamanda yoğun bir baskı altında bulunduğuna vurgu yaptı, aşırıcılıktan kaynaklanan iç tehditlere karşı olduğu kadar dış tehditlere karşı koymak zorunda olduklarını belirtti, “Demokrasimizi aktif olarak savunmak zorundayız” dedi. BfV Başkanı Thomas Haldenwang ise, “Almanya’nın karşı karşıya kaldığı tehditlerin ağırlaşıyor olması, Anayasayı Koruma Teşkilatı olarak bizi de ağır sınamalarla karşı karşıya getiriyor. Şu anda çok yüksek düzeyde tehditlerle karşı karşıyayız” sözlerini kaydetti.
Kremlin’e mesaj: Bizi sindirmelerine izin vermeyeceğiz
Ukrayna savaşı ile Avrupa’da barış düzenine meydan okuyan Rusya rejimi ve bu rejimin oluşturduğu hibrit tehditlere işaret eden Faeser, Hamas’ın İsrail’e yönelik terörünün ardından Ortadoğu’da yaşanan korkunç tırmanışın da Almanya’nın iç güvenliğini etkilediğine vurgu yaptı. İçişleri Bakanı, casusluk, sabotaj, dezenformasyon ve siber saldırıların Alman demokrasisine oluşturduğu tehdidin artık yeni ve farklı bir boyuta taşındığının altını çizerek, “Aşırıcılık, terörizm ve hibrit tehditlere karşı güvenlik önlemlerini muazzam boyutta artırdık” dedi.
Rusya, Çin ve İran’ın casusluk faaliyetlerini yakından izlediklerini, ayrıca Almanya’nın Ukrayna’ya askeri desteğini sekteye uğratmayı hedefleyen her türlü girişime karşı koymaya da devam edeceklerini aktaran Faeser, “Bizi sindirmelerine izin vermeyeceğiz ve Ukrayna’yı özgürlük mücadelesinde güçlü bir şekilde desteklemeye devam edeceğiz” mesajını verdi.
“Antisemit suçlarda ciddi artış var”
BfV 2023 raporuna göre, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’i hedef aldığı terör saldırısından bu yana Almanya’da cihatçı, radikal grupların saldırı tehlikesi daha da arttı. Bakan Faeser, “Ortadoğu’da tırmanan ve ülkemizde Yahudilere karşı daha da iğrenç bir nefrete yol açan bu sarmalı kırmamız şart” dedi. Alman güvenlik makamlarının İsrail ve Yahudi karşıtı her türlü kışkırtmaya karşı aktif bir şekilde harekete geçmekte olduğunu anlatan Faeser, “Ayrıca terör örgütü Hamas ve Samidoun ile ilgili yasaklama kararlarımız, makamların terör propagandasına karşı daha sert müdahalesine ve kararlı bir mücadeleye imkan sağlamaktadır” diye konuştu.
Almanya’da radikal siyasal İslamcı oluşumlara katılanların sayısının 27 bin civarında olduğu bilgisini paylaşan Bakan, “Bu bir hayli yüksek” ifadesini kullandı. Cihatçı grupların etkisinde olan, radikalleşmiş bireylerin ya da küçük grupların da büyük bir tehlike olduğuna işaret eden Faeser, Mannheim’da genç polis memuru Rouven Lauer’in ölümüne ve 5 kişinin yaralanmasına yol açan son saldırının da bunun bir göstergesi olduğunu vurguladı.
Aşırı sağcıların sayısı ve aşırı sağcı şiddet 2023’te arttı
Almanya’da artan aşırı sağcı tehdide de değinen Nancy Faeser, “İğrenç, insanlık dışı eylemlere tanık oluyoruz” ifadelerini kullandı. Faeser, 2023 yılında, aşırı sağcı saiklerle işlenen suçların sayısının neredeyse dörtte bir oranında artarak yaklaşık 920 bine ulaştığını söyledi. Bu arada Faeser’e basın toplantısında son Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy oranlarını artırarak Almanya’nın en güçlü ikinci siyasi partisi haline gelen Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) yasaklanması yönündeki çağrılar soruldu.
Faeser, buna soğuk baktığını, AfD ile partiyi yasaklayarak mücadele edilmemesi, siyasi olarak direnç sergilenmesi gerektiğine inandığını söyledi. BfV Başkanı Thomas Haldenwang ise aşırı sağ tehdidine ilişkin daha ayrıntılı bilgiler paylaştı. Aşırı sağcıların sayısının geçen sene arttığını, Yeni Sağ olarak adlandırılan grubun giderek öne çıktığını anlatan Haldenwang, “Bu aktörlerin aşırı sağcı kesim için önemi giderek artıyor” dedi.
İç istihbarat teşkilatına göre, aşırı sağcıların sayısı bir yıl öncesine kıyasla sayısı yaklaşık 2 bin artarak, 40 bin 600 kişiye yükseldi. Bu rakam, aşırı sağcıları, Almanya’da demokratik anayasal düzene karşı olan en büyük grup haline getiriyor. Ve bunların üçte biri şiddet yanlısı ve tehlikeli olarak değerlendiriliyor.
BfV raporunda, aşırı sağcılar tarafından işlenen şiddet eylemlerinin de yüzde 13 oranında arttığına, geçen yıl 1148 suç işlendiğine dikkat çekiliyor. Bunlar arasında en az 4 adet cinayet teşebbüsü de bulunuyor.
Rapora göre Reichsbürger olarak adlandırılan “İmparatorluk Vatandaşları” gibi yapılar da büyüdü. Bu yapılara bağlı kişi sayısının 2023 yılında 25 bine ulaştığı, yüzde 10’unun şiddete yönelimli olarak sınıflandırıldığı belirtildi. Bu arada aşırı solcuların da sayısında da 2023’te artış kaydedildi.
İç istihbarata göre bu kapsama giren kişi sayısı 37 bine yükseldi ve her dört aşırı solcudan biri şiddet yönelimli. Aşırı sol suçlarda yüzde 20 oranında kaydedilen artış, endişe verici olarak değerlendiriliyor. DW Türkçe’ye sansürsüz nasıl erişebilirim?